banner94

SAHİ NEYDİ VEFA?

Bir vefa eksikliğidir sürüp giderken günümüzde ne gerçek dostluklar kalmış ne arkadaşlık,ne akrabalık kalmış ne de insanlık. Herkesin dilinde klişeleşmiş ama yaşamında pek de bulunmayan vefa,sadece bir kelime olmaktan öteye gidememiş görünüyor.Üzerine birçok tanım yapılmış hatta nice şiirler, şarkılar yazılmıştır ve yine ne yaman bir çelişkidir ki insanoğlu, pek vefalı olmasada hayatı boyunca hep vefayı arar olmuş. Ne zaman bulsa bir yenilik bütün eskileri eskitir, unutur olmuş. Acaba şunu soruyor muyuz kendimize vefayı ne kadar becerebiliyoruz ya da vefa beklediğimiz insanlara biz ne kadar vefa gösteriyoruz?

Sahi neydi vefa?

Belki içten, sağlam ve sarsılmaz bir kalp bağlılığı,belki verilen sözleri yerine getirmek ya da zor zamanları beraber aşmaktır. Ben varım, yanındayım deyip karşısındakine bunu gerçekten hissettirmektir belki de…Bazen de özlem dolu sıcacık bir kucaklama yumuşak bir gönül dokunuşudur vefa.Güvenin en yakın arkadaşıdır, hatta her türlü menfaatin silindiği bir dostluk zirvesidir. Samimiyettir vefa, unutmamaktır…

Mevlana Celâlettin-i Rumin de dediği gibi;

Vefa, arkanda bıraktığını,giderken yaktığını yabana atmamaktır.

Vefa,dostluğun asaletinde bir dua sonrası verilen sözlere,hayallere ihanet katmamaktır.

Vefa, ötelerin sonsuz mükâfatı karşısında, cehennemi hafife almaman,ulvi güzellikleri dünyaya satmamandır.

Hepimizin yaşamı zaman zaman zorlu sınavlardan geçmektedir. Hayat maalesef bazen bizim istediğimiz gibi yürümeyebilir, her şey üst üste gelebilir. Gün gelir işlerimiz ters gidebilir ya da ekonomik problemler bizi sarsabilir. Kimi zaman da beklentilerimiz boşa çıkıp hayal kırıklığına uğrayabiliriz. Kim bilir belki istemeden de olsa hatalar yapabilir ya da yanlış anlaşılmaların hedefi olabiliriz. Kimi zaman bir ayrılığın acısını,kırgınlığın ve haksızlığın üzüntüsünü yaşayabiliriz. Umutlarımızın tükendiği, hayatın anlamını yitirdiği ve yorulduğumuz anlar olabilir. Her ne olursa olsun bu dönemlerde hayatımızı paylaştığımız insanlardan yanımızda olmalarını, bizi sorgulamadan sadece yol göstererek bize destek olmalarını isteriz. Eşimiz,dostumuz, kardeşimiz, akrabamızdan bizi unutmamalarını,maddi olarak değil ama manevi olarak onları hissetmek isteriz. Yani “vefa” bekleriz, önemsenmek, hatırlanmak isteriz. İşte böyle zamanlarda vefalı olanlar yanımızda olur,bizimle kalır ve içimizdeki umutsuzluğu, hüznü ve yorgunluğu en samimi halleriyle yok edip bizi yeniden ayağa kaldırırlar. Vefasızlar ise hayatımızdan kaybolur giderler. Öyle ki vefa, dostlukların devamını sağlayacağından insanlar arasındaki dayanışmayı ve sevgiyi güçlendirir böylece sosyal hayatı daha güzel ve huzurlu kılar.

Aslında gerçek vefa Allah’ a verilen sözlere sadık kalmaktır birazda… Rabbimizin rızasını kazanma yolunda önümüze çıkan zorlukları aşmak ve bunun için biraz da olsa çaba harcamaktır. Zaten Rabbine vefakâr olan kişi, insana da vefakâr olur bence. Ne var ki vefasızlığın kol gezdiği günümüzde vefa üzerine söz söylemek kolay olsa da vefayı gerçek anlamıyla yaşayıp yaşatmak zor biliyoruz ama şunu da unutmamak gerekiyor ki sevgi, merhamet ve vefa müminin silahı ve ahlaklı yaşama yolunda da kalkanı olmalıdır. Demek ki vefa, sadece “HAS”ların, unutmak ise “Ham”ların vasfıdır diyebiliriz!

Vefayla hasbihal olmak dileğiyle…

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

banner83

banner26