Peygamberimiz(SAV) şöyle dua edermiş;
Allah’ım Recep ve Şaban aylarını hakkımızda mübarek eyle, bizi Ramazan’a ulaştır.
Bu yıl da hem ülkemiz de hem dünyada yaşanan pek çok badirenin ardından çok şükür Ramazan’a ulaştık. Bu ayın makbul ibadeti orucun farzlarını, şartlarını, insanın bedenine ve ruhuna faydalarını işin uzmanlarına bırakalım. Biz bu kutlu ayın bizim yaşamımızda nasıl bir değişim ve ruhumuzda nasıl bir dönüşümü gerçekleştirmesi gerektiği üzerinde duralım.
Bu ay bağışlanma ayıdır. Bu sebeple Rabbimiz nasıl bizi en gizli niyetlerimizden yakalayıp da, her koşulda bağışlamaktan yana oluyorsa; bizde O’nun gibi bağışlayıcı olalım. Bağışlamaya da öncelikle kendimizden başlayalım. Tüm kırgınlıkları, küskünlükleri sonlandırıp; yeni, taze başlangıçlar yapalım.
Bu ay birlik ve beraberlik ayıdır. Rabbimiz nasıl tüm hatalarımıza, kusurlarımıza ve farklılıklarımıza rağmen bizden sevgisini, merhametini, yardımını ve nimetlerini esirgemiyorsa; bizde O’nun gibi her şeye rağmen sevmenin, yan yana durmanın, birbirimize güvenip, birbirimizden güç almanın bir yolunu bulalım. Böylece Hacı Bektaş-i Veli’nin söylediği gibi; bir olalım, iri olalım, diri olalım.
Bu ay bolluk ve bereket ayıdır. Bolluk ve bereketin bin bir çeşit ikramın yer aldığı, görkemli ziyafet sofralarında olmadığını artık anlayalım. Hakiki bolluk ve bereketin bir arada iken, birbirimizle dayanışma içerisinde iken gösterdiğimiz çabanın sonucu olarak Rabbimizin bize armağanı olduğunun bilincine varalım.
Bu ay yardımlaşma ve dayanışma ayıdır. İnsanın insana dayanarak yaşaması, hem dayanıklılığını hem de maddi manevi gücünü artırır. Bu kutlu ay vesilesiyle en yakınımızdan başlayarak, ulaşabildiğimiz tüm çevremiz için elimizden geldiğince bir şeyler yapabilme gayretinde olalım. İftarda sadece bedenimizi doyurmanın telaşesine düşmekten ziyade, yaptığımız güzel işlerle ruhumuzu doyurmanın önemini idrak etmeye çalışalım.
Bu ay, kıymet ve değer ayıdır. Önce kendimizle ilgili şeylerden başlayarak Yaradan’ın armağanı sağlık, akıl, aile, dostlar, iş, mevki, çocuklar, yaşama sevinci,…her şeyin değerini bilmeyi ve hak ettiği kıymeti verebilmeyi kendimize yol edinelim. Sahip olduğumuz zannında olduğumuz her şeyin, bir nevi emanet olduğu ve bir anda de yaşamımızdan çıkıp gidebileceği bilinciyle hareket edelim.
Bu ay insanın sadelikteki gücü ve özgürlüğü fark etmesine vesiledir. Aslında ihtiyaç zannettiğimiz şeylerin büyük bir bölümünün; ihtiyaç değil alışkanlık olduğunu, başka bir deyişle modern köleliğinin prangaları olduğunu idrak edelim ve kendimize yeni bir başlangıç şansı verebilelim
Umarım bu kutlu ay; tüm islam alemi ile birlikte ülkemizde de tüm görkemiyle yaşanırken; hepimiz için yeni ve hayırlı başlangıçlara vesile olur. Bizde hayırlı değişimler ve dönüşümler gerçekleştirir. Böylece Ramazan’ın ruhu kendine yaraşır güzellikleriyle hanelerimizi şenlendirir.
Özgür Zeynep Özümtürk