banner94

MEVLİD KANDİLİNİZ KUTLU OLSUN

Peygamber efendimizin doğum günü olan Mevlid Kandili'mizi kutlar, hayırlara vesile olmasını niyaz ederiz.

MEVLİD KANDİLİNİZ KUTLU OLSUN

Peygamber efendimizin doğum günü olan Mevlid Kandili'mizi kutlar, hayırlara vesile olmasını niyaz ederiz.

uğur demirbaş
uğur demirbaş
12 Ocak 2014 Pazar 08:27
1082 Okunma
MEVLİD KANDİLİNİZ KUTLU OLSUN
Peygamber efendimizin doğum günü olan Mevlid Kandili'mizi kutlar, hayırlara vesile olmasını niyaz ederiz.

Ankara Müftüsü Prof. Dr. Mefail Hızlı, yaptığı açıklamada, Hazreti Muhammed'in dünyaya teşrif ettiği müstesna bir gecenin eşiğinde bulunulduğunu belirtti.

"1443 yıl önce yine pazar gününü pazartesiye bağlayan böyle bir gecede, dünya tarihinin, etkisi kıyamete kadar sürecek en büyük gelişmesi yaşandı" ifadelerini kullanan Hızlı, bütün evreni rahmetiyle kuşatan Allah'ın, bunu alemlere en güzel şekilde tanıtacak bir peygamberi insanlığa hediye ettiğini söyledi.

Bütün insanlığa "rahmet peygamberi" olarak gönderilen son elçinin, barış, huzur ve mutluluk dolu mesajlarının bugün çok daha önemli ve anlamlı hale geldiğini vurgulayan Hızlı, "Huzursuzluğu, öfkeyi, acımasızlığı ve düşmanlığıyla bu dünyayı kirletenlere, insanlık için en güzel örneğin o muhteşem gölgesine sığınmaktan başka bir yolu olmadığını işte bu kandil gecesinde bir kez daha hatırlatmış olacağız" diye konuştu. Müftü Hızlı, şunları kaydetti:

"Kutlu Peygamber'in doğum gecesi, sadece Müslümanlara değil, huzur ve mutluluk arayan bütün bir insanlığa şüphesiz en büyük armağandır. Bütün Müslüman kardeşlerimizi, son peygamberin bu doğum gecesinde, oluk oluk yağacak rahmet sağanağında arınmaya davet ediyoruz. Bu gecenin ülkemize ve İslam alemine birlik, beraberlik ve huzur getirmesini Yüce Mevla'dan niyaz ediyoruz."

"MEVLİD, DOĞUM DEMEK"

Ankara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi İslam Tarihi Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Halide Aslan da Hicri takvimde Rebiülevvel ayının on birinci gününü on ikinci güne bağlayan gecenin, doğum manasına gelen "Mevlid Kandili olduğunu söyledi.

Bu gecede çeşitli mucizelerin gerçekleştiği ifade edilse de asıl önemli olanın Hazreti Muhammed'in dünyaya gelişinin canlılığını korumak ve bu özel anı hatırlamak olduğunu vurgulayan Aslan, Müslüman Arapların, Hazreti Peygamberin ölümünden sonra, doğumunu kutlamak için herhangi bir tören düzenlediklerine dair bulguların ise mevcut olmadığını bildirdi.

Mevlidi günümüzdeki manasıyla halkın katılımını da sağlayarak ve büyük ziyafetler, şölenler tertipleyerek bir bayrama dönüştüren ilk hükümdarın Selçuk Atabeklerinden Muzafferüddin Gökböri olduğunu belirten Aslan, bu dönemden sonra mevlidin bütün İslam aleminde kutlamaların yapıldığı bir tören haline geldiğini dile getirdi. "Mevlid Kandili, Osmanlı İmparatorluğu'nda en canlı kutlanan mübarek geceydi denebilir" ifadelerini aktaran Aslan, şunları söyledi:

"Mevlid gününden önce protokole dahil devlet adamlarına davetiyeler gönderilir, ne zaman hangi camide bulunacakları bildirilerek davetlilerin tören kıyafetleriyle belirtilen camide bulunmaları sağlanırdı. Padişahın mahfel-i hümayuna gelmesi, cemaate özel bir işaretle bildirilince, cemaat hep birden ayağa kalkar ve yine işaretle otururlardı. Mevlidin okunup bitmesinden sonra, padişah vükelaya, kürsi şeyhlerine, mevlidhanlara, müezzinlere ve diğer gerekenlere hil'atler giydirir, şeker ve şerbetler dağıtılırdı. Bu merasim her sene, Mekke-i Mükerreme Emiri tarafından müjdeci başı ile gönderilen, sadakatini bildiren bir mektubun reisülküttab tarafından padişaha verilmesi ile devam eder, mektubun açılıp okunmasından sonra, Emir tarafından gönderilen nefis hurmaların camide bulunanlara dağıtılması ile son bulurdu. Mevlid'in resmi törenle kutlanışı 1910'dan itibaren kanunla kabul edilmiş ve bu törenlere Cumhuriyet'in ilanına kadar devam edilmiştir. Sarayda veya padişahın katılımıyla camide büyük törenlerle ve çok pahalı hediyelerin dağıtımından sonra okunan mevlidlerden başka hemen her devlet adamının ve zenginin konağında, camilerde, mescidlerde ve halktan kimselerin evlerinde de mevlid okutulmakta idi."

Hazreti Peygamberin doğum hikayesi daima geceleri okunduğu için o gece tezkereler yazılarak davet edilen misafirlere mükellef yemekler hazırlandığını ve sofralar kurulduğunu anlatan Aslan, bu sofralarda her çeşit meyvenin bulunduğunu belirtti.

"Halk, padişaha maruzatlarını sunardı"

Kandillerin halkın padişaha maruzatını sunmalarına da vesile olduğunu ifade eden Yrd. Doç. Dr. Aslan, bu gecelerin Osmanlı mutfağının da zenginleşmesine katkı yaptığını söyledi.
Son Güncelleme: 12.01.2014 08:29
Yorumlar
Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.
banner89

banner83

banner26